4 Aralık 2008 Perşembe

RESSAM ASUMAN PORTAKAL'ın RESİMLERİ




Ressam Asuman Portakal’ın Temmuz 2008 Çeşme Sergisiyle İlgili İzlenimlerim
Bence gerçek sanat kendinden önce yaratılmış formları aşarak ilerleyen sonsuz bir süreç. Asuman Portakal’ın resimlerinde bilindik sınırların aşıldığı; belirlenmiş formların ötesine taşınan bir görme biçimiyle yaşama bakıldığı sezgisine ulaşıyorum.
Onun resimlerinde bir şiirin içindeymişim duygusuna kapılıyorum. Birbiriyle kaynaşan ve rasyonel sınırları eriten figürlerle yaratıcılığın ufuklarında yol alıyorum. Cıvıl cıvıl renkler oynaşıyor tuvallerde. İnce ince işlenmiş, zarif ve ayrıksı resimler… Kurdelelerle süslü dilek ağacı, balıklar, kuşlar, bulutlar, yelkenliler… Bulutlar deniz dibine inmiş, kuşlar balıklarla kaynaşmış… İçinden gemi geçen şair balıklar yüzüyor bulutlarda… Yelkenler sonsuza açılıyor… Dilek ağacı hayat ağacı olmuş; barış dilekleri bağlanmış üzerine.
Bütün detaylar, Asuman Portakal’ın düş dünyasının, sevginin, barışın, güzelliğin sözcülüğünü yapıyorlar. Bileşimlerden dönüştürümlere açılan sanatçı, bize yaratıcılığın dünyasında “olanaksız” diye bir kavramın bulunmadığını sezdiriyor…
Hülya Soyşekerci

2 yorum:

  1. Yüreklerimiz yalnızlıklarında daha fazla yaşayamaz olduğunda sözcükler, renkler, çizgiler bizim için bir sevinç oluyor.

    Güzel sözlerin için çok teşekkürler arkadaşım...

    AAP

    YanıtlaSil
  2. Blog dünyasında yazılarına güzel yolculuklar dilerim. Hoşgeldin.

    YanıtlaSil